Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma

Boşanmanın genel sebepleri arasında yer alan ortak hayatın kurulamaması sebebiyle boşanma, fiili ayrılık ya da eylemli ayrılık sebebiyle boşanma olarak da ifade edilebilir. "Fiili ayrılık nedeniyle boşanma", Türk Medeni Kanunu’na 1988 yılında dahil edilmiş ve sonrasında yeni Medeni Kanun’da da korunmuş önemli bir düzenlemedir.

Fiili Ayrılık Ne Demek?

Eşlerin hem fiziki olarak ayrı yaşaması hem de duygusal olarak kopmaları nedeniyle oluşan ayrılığa "fiili ayrılık" denilebilir. Evlilik birliğinde eşler, hiçbir mecburiyet olmadığı halde, birlikte yaşamak istemedikleri için fiilen ayrı yaşıyorlarsa, evliliğin hiçbir anlam ve amacının kalmadığı, sadece kağıt üzerinde var olan ancak eşlere ve topluma faydası olmayan bir evliliğin olması halinde fiili ayrılık söz konusudur.

Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma Şartları

Fiili ayrılığa dayalı boşanma davası şartları:

  •  Daha Önce Açılan Boşanma Davasının Reddedilerek Kesinleşmesi
  •  Üç Yıllık Sürenin Geçmesi ve Bu Süre İçinde Ortak Hayatın Kurulamaması
  •  Eşlerden Birinin Boşanma Davası Açmış Olması
TMK m. 166/4 - Boşanma sebeplerinden herhangi biriyle açılmış bulunan davanın reddine karar verilmesi ve bu kararın kesinleştiği tarihten başlayarak üç yıl geçmesi hâlinde, her ne sebeple olursa olsun ortak hayat yeniden kurulamamışsa evlilik birliği temelden sarsılmış sayılır ve eşlerden birinin istemi üzerine boşanmaya karar verilir.

Türk Medeni Kanunu 166/4 maddesinde düzenlendiği üzere, fiili ayrılık sebebiyle boşanmaya karar verilebilmesi için daha önce eşlerden biri tarafından, herhangi bir boşanma sebebine dayanılarak dava açılmış olmalı ve açılan bu dava mahkeme tarafından reddedilerek kesinleşmelidir.

Bir önceki koşulla birlikte değerlendirdiğimizde fiili ayrılık sebebiyle boşanma davası açabilmek için öncelikle daha önce açılıp reddedilen bir boşanma davası olmalı, önceki açılan boşanma davasının reddinden sonra üç yıllık süre dolmuş ve ortak hayat yeniden kurulmamış olmalıdır. Aksi taktirde üç yıllık süreli bir fiili ayrılığın varlığı tek başına boşanma kararı vermek için yeterli olmaz.

Fiili Ayrılık Süresi

Ortak hayatın kurulamadığına ilişkin kanaat oluşturacak süre kanun koyucu tarafından üç yıl olarak belirlenmiştir. Bu süre maddi hukukun belirlediği bir süredir, hakim tarafından sürede değişiklik yapılamaz, artırılması veya azaltılması söz konusu olamaz. Yukarıda belirttiğimiz üzere, üç yıllık süre, ret kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlayacaktır.

Davanın reddi üç yıl önce hangi gün kesinleşti ise aynı gün süre dolmuş sayılmakta ve bir sonraki gün dava açılabilmektedir.

Fiili Ayrılık Davası Nasıl Açılır?

Fiili ayrılık sebebiyle boşanma davasını, eşlerden herhangi birinin açması mümkündür. Davacı konumundaki eşin önceki reddedilen boşanma davasında davacı veya davalı konumunda yer alması, dava açmasına engel olmaz. Önceki davada davalı konumunda olan eş, fiili ayrılık davasında davacı konumunda olabilir. Davayı açacak olan eşin kusurlu ya da kusursuz olması da bu davayı açma bakımından önem taşımaz. Davayı açan eş, boşanmaya yol açan olayların sorumlusu olsa ve daha önce açtığı dava reddedilse dahi, şartlar gerçekleşmişse, hakim boşama kararını vermek zorundadır. Bu durumda hakime takdir yetkisi tanınmamıştır.

Fiili Ayrılık Sebebiyle Boşanma Maddi Manevi Tazminat

Fiili ayrılık nedeniyle boşanmada tazminatta, kusur unsuru aranmaktadır. Dolayısıyla fiili ayrılık sebebiyle kusur durumunun araştırılması nafaka ve maddi manevi tazminat gibi boşanmaya ek taleplerin varlığı halinde söz konusu olur.

Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma Durumunda Nafaka

TMK 175.maddesi gereğince kusuru daha ağır olmayan yani daha az kusurlu veya eşit kusurlu olan ve boşanma neticesinde yoksulluğa düşecek olan eş, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren ödenmek üzere, diğer eşten mali gücü oranında yoksulluk nafakası isteyebilir. Kanun gereğince kusuru daha fazla olan eş yoksulluk nafakası isteyemez. Davanın başlarında hükmedilen tedbir nafakası bakımından eşlerin kusurunun bir önemi yoktur. Gerekli görülen durumda hakim kendiliğinden ekonomik yönden kötü durumdaki eş için davanın açılmasından kararın kesinleşmesi aşamasına kadar, tedbir nafakası ödenmesine karar verilebilir.

Fiili Ayrılık Döneminde Edinilen Mallar

Fiilen ayrı yaşayan eşin katkı sağlaması hayatın olağan akışına aykırı olduğundan katkıda bulunmadığının karine olarak kabulü gerekmektedir. Kuşkusuz ki bu karinenin aksi iddia ve ispat edilebilir. Yargıtay uygulamasında davacının geliri ile katkıda bulunmadığı ve gelirlerini farklı yerlere değerlendirdiğinin ispat yükü davalıya düşmektedir.

Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma Kusur

Fiili ayrılık sebebiyle boşanma kararı verilebilmesi için eşlerin kusur durumlarının mahkeme tarafından ayrıca araştırılmasına gerek yoktur. Yalnızca yukarıda belirtiğimiz gibi nafaka ve maddi manevi tazminat gibi boşanmaya ek taleplerin varlığı halinde kusur durumu araştırılması söz konusu olacaktır.

Fiili Ayrılık Boşanma Sebebi Mi? 

Fiili ayrılık sebebiyle boşanma, mutlak bir boşanma sebebi olarak düzenlenmiştir. Fiili ayrılık sebebiyle boşanmaya karar verilmesi için evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesi ve bunun ispatlanması gerekmez. Fiili ayrılık sebebiyle boşanma kararının verilebilmesi için yukarıda bahsettiğimiz şartların gerçekleşmiş olması gerekir.

Fiili Ayrılık Davası Yetkili Mahkeme

Fiili ayrılık nedeniyle boşanma davası aile hukuku davalarından biri olup, Aile mahkemelerinin görev alanındadır. Ancak Aile mahkemelerinin olmadığı yerlerde ise asliye hukuk mahkemeleri aile mahkemesi sıfatıyla boşanma davasına bakacaktır. Kural olarak boşanma davalarında yetkili mahkeme ise TMK ve HMK uyarınca eşlerin son 6 aydır birlikte yaşadıkları yer mahkemesi yahut davacının veya davalının yerleşim mahkemeleridir. Ancak fiili ayrılık nedeniyle boşanma davalarında taraflar üç yılı aşkın bir süre birlikte yaşamadıklarından dolayı birlikte yaşadıkları yer mahkemesinden söz edilemeyecektir.

Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma Davasına Karşı Dava 

Öncelikle karşı davayı tanımlamak gerekirse karşı dava, derdest bir davada, davalının aynı mahkemede davacıya karşı açtığı bir davadır. Dolayısıyla kendisine fiili ayrılık sebebiyle boşanma davası açılan davalı, başka bir boşanma nedenine dayanarak karşı dava açabilir. Karşı dava, dava dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde açılmalıdır. Bu sürenin kaçırılması halinde ise davalı ayrı bir dava açarak birleştirme talep etmelidir.

Fiili Ayrılık Nedeniyle Açılan Boşanma Davası Kaç Celse Sürer? 

Söz konusu davanın kaç celse süreceği somut olaya ve dosyanın içeriğine göre değişiklik göstermektedir. Eğer bir zaman aralığı vermek gerekirse, fiilen ayrılık nedeniyle açılan boşanma davası diğer boşanma davalarından daha kısa sürmektedir.

Fiili Ayrılık Döneminde Sadakat Yükümlülüğü

Yargıtay bir kararında fiili ayrılık sebebiyle açılmış bir boşanma davasında, tarafların kusur durumları belirlenirken, daha önce görülüp kesinleşen boşanma davasındaki kusur durumlarının yanında, fiili ayrılık süresindeki kusurlu davranışlarının da dikkate alınması gerektiğini belirtmiştir. Bir kararda davalı kadının ayrılık süresi içinde sadakatsiz olduğu kanıtlandığı için bu durumun da kusurun belirlenmesinde dikkate alınması gerektiği ifade edilmiştir. Dolayısıyla kusur kavramı açısından sadakat yükümlülüğü önem arz etmektedir.

Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma Süresi

Fiili ayrılık nedeniyle boşanma ne kadar sürer? Fiili ayrılık nedeniyle boşanma davalarının net olarak ne kadar süreceği ve kesin olarak hangi sürede sona ereceğini belirtmek mümkün değildir. Davanın hangi mahkemede açıldığı, bu mahkemenin iş yoğunluğunun ne kadar olduğu, tarafların delillerinin incelenmesi aşaması gibi birden fazla neden ile bir davanın sürecinde değişkenlikler bulunmaktadır. Ancak yukarıda da belirtiğimiz üzere diğer boşanma davaların daha kısa sürmektedir.

Yorum Ekle

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.