Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Yargıtay Kararları
Duygusal Şiddet Yargıtay Kararları
1) Eşinin Kilosuyla Alay Etmek Duygusal Şiddettir
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/6232 Esas, 2017/11551 Karar
Mahkemece, taraflar eşit kusurlu kabul edilerek davacı- karşı davalı kadının tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden tarafların mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen kusurlu davranışları yanında davacı- karşı davalı erkeğin kadına “oğlum” diye hitap ettiği, eşinin şişmanlığı ile ilgili olarak “popon sepet gibi” şeklinde aşağılayıcı beyanlarda bulunduğu, ters ilişkiye zorladığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu duruma göre boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı erkeğin ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir.
2) Sosyal Medyada Çok Vakit Geçirip Eşine Zaman Ayırmamak Bir Duygusal Şiddettir
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/19849 Esas, 2015/4186 Karar
Mahkemece, “davalıya yüklenebilecek ve davacı için boşanmayı haklı gösterecek herhangi bir kusurlu hareket kanıtlanamadığı” gerekçesiyle dava reddedilmiş, davalının internet ve facebook adlı sosyal paylaşım sitesine sıklıkla girmesi kusur olarak görülmemiş, bu durumun Almanya’da yaşayan kadın için normal olduğu yargısına varılmıştır. Davalının hem mobil telefonundan, hem de bilgisayardan sürekli olarak internete girdiği ve facebook isimli sosyal paylaşım sitesini kullandığı, bu şekilde kuşku çeken tutum ve davranışlarda bulunduğu, son olarak da Almanya’ya döndükten iki gün sonra “Talat’tan ayrılacağını, boşanmak istediğini” söyleyerek evi terk ettiği yapılan soruşturma ve toplanan delillerden anlaşılmaktadır. Evlilik birliğinde eşler, birlikte yaşamak ve birliğin mutluluğunu elbirliğiyle sağlamakla yükümlüdürler. Davalının “eşinden boşanacağını” söyleyerek evi terk etmesi, birlikte yaşamaktan kaçınma ve zamanının çoğunu sosyal paylaşım sitesi ve internette geçirmesi, evlilik birliğinin mutluluğunu sağlama konusundaki özen yükümlülüğüne (TMK.md.185/2) aykırı olup, diğer taraf için ortak hayatı çekilmez kılar. Gerçekleşen bu duruma göre, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan bırakmayacak nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir.
Ekonomik Şiddet Yargıtay Kararları
1) Evin İhtiyaçlarını Karşılamamak Ekonomik Şiddettir
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/14335 Esas, 2011/16356 Karar
Yapılan soruşturma, toplanan delillerle davacı kadının güven sarsıcı davranışlarına ve hakaretlerine karşılık davalı kocanın da eşinin ve evinin ihtiyaçlarını karşılamamak suretiyle birlik görevlerini yerine getirmediği, boşanmaya neden olan olaylarda kusurun ağırlığının davacı kadında olduğu, Türk Medeni Kanununun 166/2.maddesi koşullarının oluştuğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir.
2) Eşinin Çalışmasını İstememek Ekonomik Şiddettir
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/15649 Esas, 2011/15991 Karar
Yapılan soruşturma, toplanan delillerle davalı kocanın birlik görevlerini yerine getirmediği, eşinin çalışmasını istemediği, müşterek çocuğun doğumuyla ilgilenmeyip eşini ve çocuklarını arayıp sormadığı anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK.md. 166/1) karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır.
Cinsel Şiddet Yargıtay Kararları
1) Eşler Cinsel İlişki Kuramıyorsa Rapor Alınması Gerekir
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/23802 Esas, 2016/14463 Karar
Davacı, eşinin cinsel ilişkiyi gerçekleştiremediğini, bu sebeple evlilik birliğinin sarsıldığını ileri sürmüştür. Mahkemece bu vakıa hakkında rapor alınmadan karar oluşturulmuştur. Bu sebeple, mahkemece taraflar sağlık kurumuna sevk edilerek, gerek ruhsal gerek fiziksel olarak cinsel ilişki kurulamamasının sebepleri yönünden tıbbi rapor alınması ve toplanan deliller birlikte değerlendirilerek, gerçekleşecek sonucu uyarınca karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
2) Eşiyle Rızası Dışında Doğal Olmayan Yoldan Cinsel İlişkiye Girmek İstemek Cinsel Şiddettir
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/15501 Esas, 2011/16235 Karar
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle boşanmaya neden olan olaylarda eşiyle rızası dışında doğal olmayan yoldan cinsel ilişkiye giren davalı-davacı kocanın, kocasını istemediğini, nefret ettiğini söyleyen davacı-davalı kadına göre daha ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davalı-davacı kocanın tüm, davacı-davalı kadının aşağıdaki bentlerin kasamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
Fiziksel Şiddet Yargıtay Kararları
1) Eşini Dövme Boşanma Sebebidir
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/3156 Esas, 20121/1209 Karar
Boşanmaya sebep olan olaylarda davacının ağır, davalının ise az kusurlu olduğu, böyle bir durumda az kusurlu eşin boşanmaya karşı çıkmasının tek başına boşanma kararı verilmesini engellemeyeceği, eğer ki az kusurlu eşin karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise veya eş ve çocuklar için korunmaya değer bir yararın kalmadığı anlaşıldığı takdirde boşanmaya hükmedilmesi gerektiği, davalının ağır tahrik altında da olsa eşine fiziksel şiddet uyguladığı, bu nedenle az da olsa kusurunun bulunduğu, ortak çocukların beyanlarından anlaşılacağı üzere mevcut evlilik birliğinin eşler ve çocuklar yönünden korunmaya değer bir yararının kalmadığı, somut olayda davalının davaya karşı çıkmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu, hâl böyle olunca taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte geçimsizliğin var olduğu, olayların akışı karşısında davacının dava açmakta haklı olduğu ve bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın kanunen mümkün olmadığı açıktır.
2) Eşini Odaya Kilitlemek Fiziksel Şiddettir
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2010/11194 Esas, 2010/252 Karar
Yapılan soruşturma, toplanan delillerle eşini odaya kilitleyen ve eşine şiddet uyguladığı anlaşılan davalı kadının tamamen kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya (TMK.md. 166/1)karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır.