Yağma Suçu Nedir?
5237 sayılı TCK’nın 148. ve 150. Maddeleri arasında düzenlenen yağma suçu, başkasına ait taşınır bir malın “cebir” veya “tehdit” kullanılarak alınmasıyla gerçekleşir.
Buradaki tehdit ve cebir kişinin kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibariyle büyük bir zarar uğratacağından bahisle gerçekleşmelidir.
Yağma suçu “malın yağması” ve “senedin yağması” olmak üzere iki farklı alanda incelenir. TCK md. 148’in ilk fıkrası malın yağmasını anlatırken, ikinci fıkrası ise senedin yağmasını anlatır.
Burada korunan hukuki değer mağdurun malvarlığı, mülkiyeti ve zilyetlik haklarıdır.
Yargıtay içtihatlarındaki görüşe göre yağma suçunun konusunu yalnızca taşınır mallar oluşturup, taşınmaz mallar yağma suçunun konusu olamazlar.
Yağma suçunun oluşabilmesi için;
- Başkasına ait malın alınması
- Malın cebir veya tehdit kullanılarak alınması gerekmektedir.
Kanun bu suçun oluşabilmesi için “cebir” veya “tehdit” hareketlerinden en az birinin gerçekleşmesini öngörür. Hareketlerden ikisinin de birlikte gerçekleşmesi şart değildir.
Yağma suçunda tehdit yaşama hakkı, vücut dokunulmazlığı, cinsel dokunulmazlık ya da malvarlığı hakkına yönelik olmalıdır. Bu dört hakka yönelik olmayan tehdit, yağma suçu için geçerli olmayacaktır.
Cebir ise kişiye karşı fiziki güç kullanmak suretiyle kişinin iradesi ve hareketleri üzerinde zorlayıcı etki bırakmak suretiyle gerçekleşmelidir.
Yağma Suçunun Cezası
Yağma suçunun en basit şeklinin cezası 6 yıl ile 10 yıl arasıdır. Nitelikli yağmada suçun cezası artmaktadır.
Yağma Suçunun Nitelikli Halleri (TCK Md. 149)
Suçun temel şekline eklenen ve cezanın artırılmasını veya indirilmesini gerektiren hallere, suçun nitelikli unsurları denir. Yağma suçunda hem cezanın arttırılmasını, hem de azaltılmasını gerektiren nitelikli haller kanunda verilmiştir.
Daha Fazla Cezayı Gerektiren Haller (Nitelikli Haller)
- Yağma Suçunun Silahla İşlenmesi: Önemli olan failde silahın korkutucu etkisinden yararlanma iradesinin olmasıdır.
- Kişinin Kendisini Tanınmayacak Bir Hale Koyması Suretiyle İşlenmesi: Failin dış görünüşünü değiştirmesine rağmen tanınması, nitelikli halin uygulanmasına engel oluşturmayacaktır.
- Suçun Birden Fazla Kişi Tarafından Birlikte İşlenmesi: Bu nitelikli halin uygulanabilmesi için faillerin “birlikte fail” olarak hareket etmeleri gerektiğinden azmettirme ve yardım etme durumlarında bu nitelikli hal uygulanmayacaktır.
- Yol Kesmek Suretiyle ya da Konutta, İşyerinde ve Bunların Eklentilerinde İşlenmesi: Tesadüfen yolda işlenen yağma suçlarında bu nitelikli hal uygulanmaz.
- Beden ve Ruh Bakımından Kendisini Savunamayacak Durumda Bulunan Kişiye Karşı İşlenmesi
- Var Olan veya Var Sayılan Suç Örgütlerinin Oluşturdukları Korkutucu Güçten Yararlanılarak İşlenmesi
- Suç Örgütüne Yarar Sağlamak Maksadıyla İşlenmesi
- Suçun Gece Vakti İşlenmesi
İşlenmesi halinde, fail hakkında on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Yağma suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır. Kasten Yaralama suçu ile ilgili makalemize BURADAN ulaşabilirsiniz.
Daha Az Cezayı Gerektiren Haller
- Suçun Bir Hukuki İlişkiye Dayanan Alacağın Tahsili Amacıyla İşlenmesi: Bu durumlarda kişi sadece tehdit ya da kasten yaralama fiillerinden cezalandırılır.
- Malın Değerinin Azlığı nedeniyle verilecek ceza üçte birden yarıya kadar indirilebilir.
Yağma Suçuna İştirak
Suça iştirak, bir kişi tarafından işlenebilecek bir suçun aralarında anlaşarak ve işbirliği yaparak birden fazla kişi tarafından birlikte işlenmesidir. Ancak kasten işlenen suçlar iştirak halinde işlenebilir, taksirle işlenen suçlara iştirak mümkün değildir. Bu iştirak hallerinden bahsetmek gerekirse:
- Dolaylı faillik: bir suçun işlenmesinde bir başkasının araç olarak kullanılmasını,
- Müşterek faillik: Birden fazla kişinin bir suçu işlemek üzere ortak karar alıp her bir failin ortak suç işleme kararı ile suça fiili bir katkıda bulunmasını,
- Suça yardım etme: Suç işleme kararını vermiş olan kişinin suç işlemesine maddi ve manevi katkıda bulunmasını,
- Suça azmettirme: Suç işleme konusunda bir kimsenin henüz böyle bir düşüncesi yokken ikna edilmesini ifade eder.
Yağma suçunda iştirakin her türlüsünün gerçekleşmesi mümkündür.
Yağma Suçuna Teşebbüs ve Gönüllü Vazgeçme
Ceza hukukunda suça teşebbüs, işlenmesi amaçlanan bir suçun kanunda yazılı icra hareketlerine başladıktan sonra failin iradesi dışındaki sebeplerle suçun tamamlanamamasıdır.
Fail ya icra hareketlerine başlamış ancak elinde olmayan nedenlerle tamamlayamamıştır ya da icra hareketleri tamamlanmasına rağmen failin iradesi dışında gerçekleşen engellerden dolayı netice meydana gelememiştir.
Ceza hukukunda gönüllü vazgeçme, işlemeyi amaçladığı bir suçun icra hareketlerine başlayan failin kendi iradesi veya çabasıyla hareketlere son vermesi veya suçun meydana gelmesini engellemesidir (TCK md. 36).
Yağma suçu, failin suç konusu olan malı bulunduğu yerden almasıyla tamamlanmaktadır. Yani bu suç sırf hareket suçudur. Esasında bu suça teşebbüsün mümkün olmaması gerekirken, fail suçu gerçekleştirmeye elverişli hareketlerle yani cebir veya tehdit kullanmasına rağmen yağma konusu suç unsurunu ele geçirememişse yağma suçu tamamlanamayarak teşebbüs aşamasında kalacaktır.
Yağma suçuna TCK md.36’da belirtilen koşullar gerçekleştirildiği takdirde gönüllü vazgeçme de uygulanır.
Suça teşebbüs durumunda fail için bir cezaya hükmedilir, ancak verilen cezada indirim yapılır. Gönüllü vazgeçme halinde kural olarak faile ceza verilmez, ancak failin vazgeçme anına kadar sergilediği davranışlar başlı başına başka bir suç oluşturuyorsa fail bu suç nedeniyle cezalandırılır.
Yağma Suçunda Etkin Pişmanlık
Etkin pişmanlık, kişinin işlediği suç dolayısıyla özgür iradesiyle sonradan pişman olması, suç teşkil eden fiilin doğurduğu olumsuzlukları gidermesi ve ceza adaletine olumlu davranışlarıyla katkıda bulunması halinde TCK’daki bağışlama hükümlerinin uygulanmasını sağlayan ceza kurumudur.
Mala karşı işlenen suçlarda etkin pişmanlık TCK md. 168’de düzenlenmiştir.
Yağma suçu için etkin pişmanlık mümkündür. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyen kişi, suç ortaklarının, azmettirenlerin veya suça yardım edenlerin isimlerini verdiği takdirde etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilir. Aynı zamanda mağdurun uğradığı zararın aynen iade veya tazmin edilmesi ile de etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanılabilir.
Yağma suçunda suçun işlenmesinden sonra ve dava açılmadan önce etkin pişmanlıkta bulunulursa verilecek ceza yarısına kadar indirilebilir. Dava açıldıktan sonra fakat hüküm verilmeden önce etkin pişmanlıkta bulunulursa verilecek ceza 1/3’üne kadar indirilebilir.
Yağma Suçunun Şikayet Süresi ve Zamanaşımı
Yağma suçu şikayete bağlı bir suç değildir. Suçun işlendiği herhangi bir şekilde öğrenildiğinde savcılık tarafından soruşturma başlatılmalıdır. Yağma suçu açısından herhangi bir şikayet süresi olmamasına rağmen suçun dava zamanaşımı 15 yıl olup, suçun işlendiği tarihten itibaren 15 yıl içinde suç savcılığa bildirilmelidir. Aksi durumda dava zamanaşımı süresi dolacağından suç ile ilgili soruşturma yapılmayacaktır.
Yağma Suçunda Görevli Mahkeme
Yağma suçu için görevli mahkeme Ağır Ceza Mahkemeleridir.