İş Kazası Tazminat Davası

İş Kazası

İş Kazası Halinde Açılacak Davalar

Açılacak olan davalardan bir tanesi ceza davasıdır. Kusur durumuna savcı işverenin cezalandırılması için iddianame hazırlayabilir. Yaşanan iş kazası ve işçinin durumuna göre taksirle yaralama veya taksirle öldürmeden dolayı işveren sorumlu olabilecektir.

Ayrıca işçi veya mirasçıları (işçinin ölümü halinde) tarafından da iş kazası tazminat davaları açılabilecek, oluşan zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebi için hukuki dava açabileceklerdir.

Bunun yanı sıra iş kazası halinde Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından açılacak rücu davaları da söz konusudur. Bu davalarda kusurun işverene ait olması veya üçüncü bir kişiye veya işçiye ait olması hallerinde Kurum, ödemiş olduğu bedeller için rücu edebilecek ve bunu dava konusu yapabilecektir.

Netice itibariyle iş kazası sonucunda açılacak 3 adet dava tipi mevcuttur:

  • Taksirle yaralama veya taksirle ölüme neden olma ceza davaları
  • İş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası
  • SGK Tarafından açılacak rücu davaları

Bu yazımızda Maddi ve Manevi Tazminat Davaları hakkında bilgilendirme yapılacaktır.

İş Kazası Maddi Tazminat (İş Kazası Sakatlık Tazminatı)

İş kazası maddi tazminatı halk arasında iş kazası yaralanma tazminatı ve iş kazası sakatlık tazminatı olarak bilinmektedir.

Meydana gelen iş kazası sonucu işçi bedenen veya ruhen bir zarar uğramış olabilir. İş kazası nedeniyle sürekli iş göremez durumuna gelen işçi, işverene karşı Türk Borçlar Kanunu madde 49 ve devamı uyarınca maddi tazminat davası açabilecektir.

İş kazası nedeniyle geçici iş göremezlik halinde de sigortalının çalışamadığı dönemde yoksun kaldığı gelir de iş kazası sonucu oluşan maddi zarar kapsamındadır.

Raporlu olunan dönemde çalışamayan sigortalının bu dönemde yoksun kaldığı ücreti kadar bir zararının oluşacağı ve bu zararın da maddi zarar içerisinde kabul edilmesi gerektiği açıktır.

Sigortalının zarara uğradığı olay nedeni ile tedavisinin devam ettiği ve çalışamadığı sürelerdeki maddi zararı bu dönemde % 100 iş gücü kaybına uğradığı kabulüne göre yapılmalıdır.

İş Kazasında Maddi Tazminat Kalemleri

  • Tedavi giderleri,
  • Kazanç kaybı,
  • Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar,
  • Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar.

İş Kazası Destekten Yoksun Kalma Tazminatı ( İş Kazası Ölüm Tazminatı) 

İş kazası geçiren işçinin ölmesi durumunda, işçinin yaşarken maddi destek sağladığı kişiler, destekten yoksun kalmaları nedeniyle destekten yoksun kalma tazminat davasını açabileceklerdir. Diğer bir adıyla “iş kazası ölüm tazminatı” alabileceklerdir.

Gerçekten de işçinin iş kazası neticesinde ölmesi durumunda; işçinin varsa eşi, çocukları ve bakmakla yükümlü olduğu diğer kimseler, işçinin desteğinden yoksun kalacaklar ve maddi açıdan kayba uğrayacaklardır.

Destekten yoksun kalma tazminatının doğumu için destek ile tazminat talebinde bulunan kişi arasında bir destek ilişkisi bulunmalıdır. Burada bahsedilen destek ilişkisi hukuksal bir ilişkiyi değil, eylemli bir durumu ifade eder.

Destek ilişkisinin varlığında destek olunanın ihtiyaçlarının sürekli ve düzenli olarak karşılanması yer almaktadır. Burada ifade edilmek istenen süreklilik ve düzenlilik hali yardımın belirlenen zamanlarda ve belirli miktarlarda yapılması değil, eğer destek ölmeseydi yardımların devam edeceğine dair bir beklentinin bulunmasıdır. Eğer yardım devamlı destek amacı ile değil de, tek seferlik, geçici, düzensiz ya da gelişigüzel zamanlarda yapılıyor ve ileride yardımın devam edeceğine dair bir beklenti yaratmıyorsa, bu durumda desteğin sürekli ve düzenli olduğundan bahsetmek mümkün olmayacaktır. (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu 22.06.2018 tarih 2016/5 E. – 2018/6 K. )

Türk Borçlar Kanununun ilgili hükümlerinden anlaşıldığı üzere; destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan yardımdır. Bu tazminatın amacı, ölüm olayı olmasaydı ölenin yardımda bulunduğu kimselere yardımda bulunmaya devam edeceğinin düşünülmesi ve ölüm olayının bu süreci kesmesi sonucu destekten yararlanan kimselerin uğradıkları zararın peşin ve toptan şekilde tazmin edilmesi, bu kimselerin ölüm olayından önceki durumlarına kavuşturulmasıdır.

Diğer bir deyişle amaç; destekten yoksun kalanların, desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Burada önemle üzerinde durulması gereken husus, sigortalının destek gücünün, ana ve/veya babanın destek ihtiyacı ile beklenilen destek şeklinin ve miktarının yaşam deneylerine uygun olması gereğidir. Öte yandan; sigortalının iş kazası ve meslek hastalığı nedeniyle ölümü halinde ana ve/veya babaya ölüm geliri bağlanabilmesi için 5510 sayılı Kanunun 34/d maddesindeki koşulların gerçekleşmiş olması gerekir:

Bu maddeye göre; “Hak sahibi eş ve çocuklardan artan hisse bulunması halinde her türlü kazanç ve irattan elde etmiş olduğu gelirinin asgari ücretin net tutarından daha az olması ve diğer çocuklarından hak kazanılan gelir ve aylıklar hariç olmak üzere gelir ve/veya aylık bağlanmamış olması şartıyla ana ve babaya toplam % 25’i oranında; ana ve babanın 65 yaşın üstünde olması halinde ise artan hisseye bakılmaksızın yukarıdaki şartlarla toplam % 25’i, oranında aylık bağlanır”.

Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından iş kazası veya meslek hastalığı sonucu sigortalının ölümü nedeniyle gelir bağlanması halinde; yapılan ödemeler ve bağlanan gelirin Türk Borçlar Kanununun 55. Maddesine göre Kurum tarafından rücu edilebilen kısmı belirlenen destekten yoksun kalma zararından indirilecektir. (Yargıtay 21. Hukuk Dairesi, 2018/2098 E.  ,  2019/1383 K.)

Geçici İş Göremezlik Tazminatı

Sigortalı çalışanın, iş kazası geçirmesi, meslek hastalığına tutulması veya hastalık, trafik kazası, analık hallerinde çalışma gücünü geçici olarak kaybetmesine geçici iş görmezlik denir. Kısacası SGK tarafından yetkilendirilen hekim veya sağlık kurulu raporlarında belirtilen istirahat süresince geçici olarak çalışamama halidir. Dolayısıyla sigortalının aldığı rapor nedeniyle geçici olarak çalışamamasından ötürü işçinin gelirinde azalma olmakta ve kazanç kaybı yaşamaktadır. Bunun telafisi maksadıyla işçiye geçici iş göremezlik tazminatı altında bir miktar ödenek sağlamaktadır.

İş Kazası Manevi Tazminat 

İşçinin bedensel veya ruhsal zarar uğraması nedeniyle veya işçinin vefatı halinde yakınlarının yaşayacağı üzüntü, keder ve acının dindirilmesi amacıyla olayın özellikleri göz önünde tutularak zarar görenlere hakkaniyete uygun bir miktarın ödenmesi durumuna manevi tazminat denilir.

Ödenecek para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır.

Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.

Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.

26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.

Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı davacının sürekli iş göremezlik oranı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerekmektedir. (21. Hukuk Dairesi, 2018/3158 E.  ,  2019/1410 K.)

İş Kazası Tazminat Hesaplama

İş kazası tazminat hesaplama 2024 için iş kazasında meydana gelen zararların tespiti amacıyla bir takım hesaplama metotları geliştirilmiştir. Bunlar şu şekildedir:

  • Bedensel zarar halinde iş göremezlik tazminat, hesabı hak sahibinin kusuru, aldığı ücret, bakiye ömür ve maluliyet oranının birlikte değerlendirilmesi sonucuna göre tespit edilir.
  • Ölüm halinde ise destekten yoksun kalma tazminatı, müteveffanın hayatta iken aldığı ücret, bakiye ömür, kusur oranı, destekten yoksun kalanların destek payları ve destek yıllarının çarpımı sonucunda elde edilmektedir.

İş Kazası Tazminat Arabuluculuk

İş kazası zorunlu arabuluculuk, iş kazası nedeniyle açılacak olan tazminat davaları açısından arabuluculuk dava şartı değildir. Dolayısıyla iş kazası tazminat açısından arabuluculuk zorunlu değildir.

İş Kazası Uzlaşma

İş kazalarında uzlaşma olarak iş kazasının savcılığa intikal etmesi sonucunda işçi ve işveren uzlaştırmaya gidebilir.  Bu uzlaşma sonucunda işveren işçiye bir miktar tazminat ödemesi yapılabilir.

İş Kazası Tazminat Davalarında Görevli Mahkeme

İş kazasına hangi mahkeme bakar? İş kazası nedeniyle açılacak maddi ve manevi tazminat davalarında iş mahkemeleri görevlidir. İş mahkemelerinin bulunmadığı yerde Asliye Hukuk Mahkemeleri (İş Mahkemesi sıfatıyla) yargılamayı yürütür.

İş Kazası Tazminat Davalarında Yetkili Mahkeme

7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 6. maddesinde iş uyuşmazlıklarında yer itibari ile yetkili iş mahkemelerini belirlemiştir. Buna göre;

  • İş mahkemelerinde açılacak davalarda yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri (ikametgahı) mahkemesi ile işin veya işlemin yapıldığı yer mahkemesidir.
  • Davalı birden fazla ise bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.
  • İş kazasından doğan tazminat davalarında, iş kazasının veya zararın meydana geldiği yer ile zarar gören işçinin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.( HMK md. 16)

Bu madde hükümlerine aykırı yetki sözleşmeleri geçersizdir.

Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir.

Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir.

Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “yetki itirazının ileri sürülmesi” başlıklı 19’uncu maddesinde “yetkinin kesin olduğu davalarda, mahkeme yetkili olup olmadığını, davanın sonuna kadar kendiliğinden araştırmak zorundadır; taraflar da mahkemenin yetkisiz olduğunu her zaman ileri sürebilir.

Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir.

Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. Mahkeme, yetkisizlik kararında yetkili mahkemeyi de gösterir. Yetkinin kesin olmadığı davalarda, davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir.

İş Kazası Tazminat Zamanaşımı

İş kazası sebebiyle açılacak olan tazminat davalarında zamanaşımı 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunun 146. Maddesindeki düzenlemeler doğrultusunda 10 yıllık süreye tabidir.

İş kazasına bağlı maddi tazminat zamanaşımı başlangıcı, failin ve zararın öğrenildiği tarihten başlamaktadır.

TBK 72. Maddeye göre; Tazminat istemi, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak 2 yılın ve her halde fiilin işlendiği tarihten başlayarak 10 yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Ancak, tazminat ceza kanunlarının daha uzun bir zamanaşımı öngördüğü cezayı gerektiren bir fiilden doğmuşsa, bu zamanaşımı uygulanır.

İş Kazası Faiz Başlangıcı ve Faiz Türü 

İş kazası maddi tazminat faiz başlangıcı kazanın meydana geldiği tarihtir. İş kazası maddi tazminat faiz türü ise yasal faizdir.

İş kazası manevi tazminat faiz başlangıcı tıpkı maddi tazminattaki gibi iş kazasının meydana geldiği tarihtir. İş kazası manevi tazminat faiz türü ise yine maddi tazminattaki gibi yasal faizdir.

İş Kazası Tazminat Davası Ne Kadar Sürer? 

İş kazalarında tazminat davasının süresi yaşanan kazaya, mahkemenin yoğunluğuna, gerekli bilgi ve belgelerin temin edilmesi, bilirkişi raporlarının dosyaya sunulması durumlarına göre değişiklik göstermektedir. İş kazası nedeniyle açılacak olan tazminat davaları ortalama olarak 2-3 yıl sürebilmektedir.

İş Kazası Zarar Görenin Kusuru

Nedensellik bağı, işverenin iş sözleşmesine dayalı olarak kanundan kaynaklanan icrai veya ihmali yükümlülüğünü yerine getirmemesinin sonucu olarak meydana gelen zararın, yükümlülüğün yerine getirilmemesinden kaynaklanmış olmasını ifade eder. Bu nedenle, iş kazası sonucu meydana gelen
zarara, işverenin yükümlülüğünü yerine getirmemesinden başka nedenler sebep olmuşsa, nedensellik bağı bulunmayacaktır.  Dolayısıyla iş kazasında nedensellik bağını kesen bir sebepte, iş kazasına uğrayan işçinin kendi kusurunun ağırlığıdır. Buna göre işçi kendi kusurlu davranışı nedeniyle bir iş kazasına sebep olmuşsa ve bu davranışı kazanın işle olan nedensellik bağını ortadan kaldırıyorsa bu durumda işverenin sorumluluğuna gidilemez.

İş Kazası Nasıl İspatlanır?

İş kazasının ispatında, iş kazası tutanağı ispat aracı olarak kullanılmaktadır. İş kazası tutanağı, kaza halinde işverenler tarafından hazırlanması gereken bir belgedir. Ayrıca bu tutanağın tutulması işveren açısından bir zorunluluktur. Kaza sonrası açılan davalar açısından ispat aracı olması sebebiyle çok büyük bir önem taşımaktadır. Bu tutanakta işçinin bilgileri ve kazanın nasıl meydana geldiği belirtilir. Kazaya şahit olan başka işçiler varsa bu işçilerin de ifadelerine tutanakta yer verilmelidir.

İş Kazası Uzuv Kaybı 

İş kazaları sonucunda meydana gelen bedeni zararlarda uzuv kaybı kayıpları da yaşanmaktadır. Vücudun belli bir bölgesinin kopmasına uzuv kaybı denir. Uzuv kaybı sonucunda ilk olarak ceza davası ve maddi-manevi tazminat davaları açılabilir.

İş Kazası Parmak Kopması

İş kazası sonucunda parmağın kopması uzuv kaybı olarak değerlendirilmektedir. İş kazalarında sıklıkla parmak kopması meydana gelmektedir. Parmak kopması sonucunda uzman hekimler ile bir heyete girip maluliyet oranı alınmaktadır. Bu maluliyet oranını etkileyen faktörler arasında parmağın koptuğu, yaralandığı yer vb. durumlar oldukça önemlidir. Heyet sonrasında alınan rapor ile bize başvurarak maddi ve manevi tazminatta bulunabilirsiniz.

İş Kazası Davalarında Avukatın Önemi

İş kazası geçirildikten hemen sonraki süreç çok önemlidir. Bu süreçte nasıl bir yol izleneceği, hangi sürede nerelere başvurulacağı önemlidir. Bu nedenle imkan olması dahilinde iş kazasından hemen sonra hukuki destek almak işçinin veya yakınlarının lehine bir durum olacaktır.

Maddi ve manevi tazminat davalarının açılması ve yürütülmesi için de uzman bir iş kazası avukatından hukuki destek almak işçinin veya yakınlarının haklarının korunmasında önem arz eder.

İlginizi Çekebilir

  1. Avatar
    Rıdvan K. Cevapla

    İşyerinde bir parmağımı dokuma makinesine kaptırarak kaybettim ama işveren senin hatan diye belirtip işin içinden çıkmak istiyor. senin hatan diyip sıyrılabilirmi bu işten?

    • Avatar
      Av. Yekcan Öner Gönderi yazarı

      Merhabalar, iş kazası geçirmişsiniz, öncelikle geçmiş olsun. İşveren senin hatan diyerek bu durumdan kesinlikle sıyrılamaz. İşverene karşı maddi ve manevi tazminat davası açabilirsiniz. Kusur oranı ve maluliyet durumunuza göre yüksek bir tazminat alabilirsiniz. Davanızın hızlı ve sağlıklı bir şekilde ilerlemesini istiyorsanız uzman bir avukattan yardım alabilirsiniz. Saygılarımla

  2. Avatar
    Serkan Cevapla

    8 sene önce işyerine giderken servis aracıyla kaza yaptık. 1 buçuk sene boyunca çalışamadım ve 3 ameliyat geçirdim. Şuan çalışıyorum ama eski gücüm yok. %5 iş göremez raporum var. Sigortaya dava açmam için belli yerlerden arıyorlar. Sizce dava açmalı mıyım ve alacağım tazminat ne kadar olur?

    • Avatar
      Av. Yekcan Öner Gönderi yazarı

      Merhabalar, detaylı bilgi için iletişim adresimizden bize ulaşabilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir