Kategori: Ceza Kategori

Gizli Çekilen Cinsel İçerikli Görüntülerin İfşası

İnternet kullanımının gelişmesi ve yayılmasıyla birlikte cinsel suçların işleniş şekilleri de değişmiştir. Çocukların cinsel istismarı, müstehcenlik, cinsel şantaj gibi suçlar internetle birlikte daha fazla işlenmeye başlandı.

Rıza dışı çekilen cinsel ve özel görüntülerin özel hayatın gizliliğini ihlal suçu ile ilgisi bulunmaktadır. Örneğin, kız arkadaşıyla veya eşiyle birlikte iken mahrem olan fotoğrafları veya videoları sosyal medya üzerinden yayınlanan kişinin özel hayatının gizliliği ihlal ediliyor demektir.

Gizli Fotoğraf Çekmenin Cezası 

Gizli fotoğraf çekmenin cezası var mı? Birinin gizlice fotoğrafını çekmek suç mu? Başkasının rızası olmadan gizli fotoğraf çekmenin cezası TCK m. 134’teki Özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturur. Kamusal alanda yani sokakta yapılan bir çekim, eğer haber amaçlı değilse ve üstün kamu yararı içermiyorsa, bu durumda gene kişinin izni gerekmektedir.

Çekilen fotoğraf cinsel içerikliyse ve kişinin izni yoksa yine suç oluşacaktır. Bu fotoğrafın sosyal medyada kullanılması halinde ise TCK m. 134/2’ye göre fail ceza alacaktır.

Sık karşılaştığımız durumlardan bir tanesi de eski sevgililerin birbirlerinin çıplak (özel) fotoğraflarını çekmesi durumudur. Eski sevgili olan kişiler bazen çıplak fotoğraflarını birbirine sosyal medya üzerinden atarken bazen de yan yana iken birbirlerini çekerler veya biri gizlice diğer kişinin çıplak fotoğrafını çeker.

Eğer rıza sonucu çıplak fotoğrafı çekmişse kişi bu suç sayılmaz. Ancak bu fotoğrafın kişinin rızası dışında internet ortamında yayılması halinde Özel hayatın gizliliğini ihlal suçu oluşacaktır. Ayrıca eğer kişi sonradan bu fotoğrafın silinmesini isterse, bu fotoğrafı bulunduran kişi söz konusu özel fotoğrafı silmek zorundadır.

Gizli Video Çekmek Suç Mu?

Gizli video çekmek suçtur. Özellikle başkasına ait cinsel içerikli video çekme suçlarıyla sık sık karşılaşmaktayız. Bu videoları cinsel şantaj için de çekenler vardır. Elde ettiği video ile mağdura şantaj yaparak maddi bir menfaat veya cinsel taciz için kullanabilir. Söz konusu video, eski sevgililerin cinsel birliktelik sırasında çekilmesiyle veya görüntülü konuşma programları üzerinden kayda alınarak elde edilebilir. Gizli video çekmek TCK’nın 134 maddesinin 1. fıkrasındaki özel hayatın gizliliğini ihlal suçu oluşturur.

Kişinin mahremi niteliğindeki çıplak görüntülerinin, bilgisi dışında internet ortamında veya sosyal ağlarda yayımlanması halinde ise fail TCK’nın 134’üncü maddesinin 2. fıkrasında düzenlenen özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan cezalandırılır.

Gizli Video Çekimi Cezası

Gizli video çekme cezası nedir? Kişilerin özel hayatının gizliliğini gizli video ile ihlal eden kimse, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu videonun sosyal medyada ifşa edilmesi halinde kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası alacaktır.

Cinsel İçerikli Mesaj Göndermek Suç Mu?

Cinsel içerikli mesaj cezası nedir? Cinsel içerikli mesajlaşma suç mu?

Rızası olmadan bir kimseye cinsel amaçlı olarak mesaj atan kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Sosyal Medya Hesabının Çalınması

Sosyal Medya Hesabım Çalındı Ne Yapmalıyım?

Günümüzde gelişen teknoloji ile beraber artan sosyal medya kullanımı hesap şifrelerinin ele geçirilmesi, hacklenmesi gibi birçok sorunu da beraberinde getirmektedir. Facebook hesabım çalındı ne yapmalıyım? İnstagram hesabım çalındı ne yapmalıyım? Bu yazdığımız yazıda ne yapmanız gerektiği detaylıca açıklanmıştır.

Sosyal Medya Hesabım Çalındı Nereye Şikayet Edebilirim?

İnstagram hesabım çalındı nereye şikayet edebilirim? Facebook hesabım çalındı nereye şikayet edebilirim? Sosyal medya hesabınızın çalınması durumunda şikayeti yetkili makamlara yapmanız gerekir. Yetkili makamlar Cumhuriyet Başsavcılığı ve kolluk kuvvetleridir. Eğer şikayetinizi kolluğa yaparsanız bu durum derhal savcılığa bildirilmelidir.

Sosyal Medya Hesabı Çalınması Suç Duyurusu

Yukarıda anlattığımız gibi sosyal medya hesabınızın ele geçirilmesi durumunda suç duyurusunu cumhuriyet başsavcılığına veya kolluk kuvvetlerine yapabilirsiniz. Kolluk kuvvetlerine suç duyurusunda bulunduğunuz zaman bu durum derhal savcılığa bildirilecektir.

Sosyal Medya Hesabının Çalınması Hangi Suça Girer?

Sosyal medya hesabının çalınması durumunda Türk Ceza Kanunu’ndaki 243. maddedeki “Bilişim Sistemine Girme” suçu oluşacaktır. Çalınan hesapla yapılacak işlemlere göre başka suçlar da oluşabilecektir.

İnstagram Hesabının Çalınması Suçu

İnstagramın çalınması hangi suç olur? İnstagram hesabının çalınması durumunda TCK 243. maddesindeki “Bilişim Sistemine Girme” suçu oluşur. Hesabın çalındıktan sonra başka bir işlem yapılması durumunda da başka suçlar oluşabilir.

Sosyal Medya Hesabı Çalma Cezası

Sosyal medya hesabı çalmanın cezası ne kadardır?  5237 sayılı TCK Madde 243 Bilişim sistemine girme suçunu ele alan maddeye göre ceza verilecektir.

TCK Madde 243 – (1) Bir bilişim sisteminin bir kısmına ya da tamamına hukuka aykırı olarak giren, şifre değişimi yaparak orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası verilir.

(2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan eylemlerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi durumunda, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir.

(3) Bu eylemler nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına çarptırılır.

(4) Bir bilişim sisteminin kendi içinde veya bilişim sistemleri arasında gerçekleşen veri transferlerini, sisteme girmeksizin teknik araçlarla hukuka aykırı olarak izleyen kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Sosyal medya hesabının çalınmasından sonra o hesapla işlem yapılması durumunda da TCK 244. maddedeki Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçu oluşur.

TCK Madde 244 – (1)’de Bir bilişim sisteminin çalışmasını engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına çarptırılır.

Nitelikli Hırsızlık Suçu ve Cezası

Nitelikli Hırsızlık Nedir?

Basit hırsızlık suçuna girmeyen durumlar nitelikli hırsızlık suçu sayılır. Basit hırsızlık makalemize BURADAN ulaşabilirsiniz. Türk Ceza Kanunu 142. maddesinde belirtilmiş olan hareketlerin gerçekleştirilmesi durumu nitelikli hallerdir. Bu hareketlerin gerçekleştirilmesi halinde nitelikli hırsızlık suçu oluşur. Nitelikli hırsızlık suçunda harekete göre suçun cezası arttırılır veya azaltılır. Nitelikli hırsızlık hareketleri aşağıdaki gibidir:

TCK Madde 142 – (1) Hırsızlık suçunun;
a) Kime ait olursa olsun kamu kurum ve kuruluşlarında veya ibadete ayrılmış yerlerde bulunan ya da kamu yararına veya hizmetine tahsis edilen eşya hakkında,
b) (Mülga: 18/6/2014-6545/62 md.)
c) Halkın yararlanmasına sunulmuş ulaşım aracı içinde veya bunların belli varış veya kalkış yerlerinde bulunan eşya hakkında,
d) Bir afet veya genel bir felaketin meydana getirebileceği zararları önlemek veya hafifletmek maksadıyla hazırlanan eşya hakkında,
e) Adet veya tahsis veya kullanımları gereği açıkta bırakılmış eşya hakkında,

İşlenmesi hâlinde, üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur

(2) Hırsızlık Suçunun;
a) Kişinin malını koruyamayacak durumda olmasından veya ölmesinden yararlanarak,
b) Elde veya üstte taşınan eşyayı çekip almak suretiyle ya da özel beceriyle,
c) Doğal bir afetin veya sosyal olayların meydana getirdiği korku veya kargaşadan yararlanarak,
d) Haksız yere elde bulundurulan veya taklit anahtarla ya da diğer bir aletle kilit açmak veya kilitlenmesini engellemek suretiyle,
e) Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle,
f) Tanınmamak için tedbir alarak veya yetkisi olmadığı halde resmi sıfat takınarak,
g) Büyük veya küçük baş hayvan hakkında,
h)Herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte
kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış olan eşya
hakkında,

İşlenmesi hâlinde, beş yıldan on yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Suçun, bu fıkranın (b) bendinde belirtilen surette, beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda olan kimseye karşı işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte biri oranına kadar artırılır.

Nitelikli Hırsızlık Cezası

Nitelikli hırsızlık cezası ne kadar? Hırsızlık suçunun TCK 142. maddesinin 1. fıkrasındaki nitelikli hallerinden birini işleyen fail hakkında 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası, 2. fıkrasındaki nitelikli hallerinden birini işleyen fail hakkında 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası verilecektir.

Nitelikli Hırsızlık Uzlaşma 

Nitelikli hırsızlık uzlaşmaya tabi mi? Nitelikli hırsızlık suçu; eşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin, aynı konutta beraber yaşamakta olan amca, dayı, hala, teyze, yeğen veya ikinci derecede kayın hısımlarının zararına olarak işlenmesi halinde uzlaşmaya tabi olur. Örneğin; aynı evde yaşadığınız teyzenizin altınlarını çalmanız halinde dava açılmadan önce dosya uzlaşma bürosuna gönderilecektir.

Nitelikli Hırsızlık Etkin Pişmanlık

TCK m. 168’e göre; Hırsızlık suçu işleyen kimse, suç tamamlandıktan sonra ancak kovuşturma başlamadan önce pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin etme suretiyle gidermesi halinde, verilecek olan cezanın üçte ikisine kadarı indirilir.

Etkin pişmanlığın kovuşturma safhası başladıktan sonra ve hüküm verilmeden önce gösterilmesi halinde, verilecek olan cezanın yarısına kadarı indirilir.

Kısmen geri verme veya tazmin halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için, ayrıca mağdurun rızası aranır.

Nitelikli Hırsızlık Zamanaşımı

Hırsızlık suçu, takibi şikayete bağlı suçlar arasında olmadığından, suçun bir şikayet süresi de bulunmamaktadır. Hırsızlık suçunun basit halinde 8 yıl olan dava zamanaşımı süresinde soruşturma başlatılması mümkündür. Nitelikli hallerde ise dava zamanaşımı süresi 15 yıldır.

TCK’nın 66. maddesinin 3. fıkrasındaki; “Dava zamanaşımı süresinin belirlenmesinde dosyadaki mevcut deliller itibarıyla suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli hâlleri de göz önünde bulundurulur.”

Nitelikli Hırsızlık Görevli Mahkeme

Hırsızlık suçunda görevli mahkeme Asliye Ceza Mahkemesidir. Dava, suçun işlendiği yerdeki Asliye Ceza Mahkemesinde görülecektir.

Nitelikli Hırsızlık Suçu İstinaf Dilekçesi

Nitelikli hırsızlık suçundan dolayı yerel mahkemece ceza verilmesi durumunda sanık olan kişi istinafa gidebilecektir. Bu nedenle istinaf dilekçesi vermesi gerekir. Nitelikli hırsızlık suçu ile ilgili istinaf dilekçesinin yazımı sanıldığı kadar kolay değildir. Ceza hukuku konusunda bilgi ve tecrübesi olmayan birinin bu dilekçeyi yazması geri dönüşü olmayan hatalara sebebiyet verebilir. Bu nedenle istinaf dilekçesi için uzman ceza avukatına danışmanız gerekir. İstinaf dilekçesi için tarafımızla iletişime geçebilirsiniz.

Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık

Nitelikli Hırsızlık Suçunu Bilişim Sistemleri Kullanarak İşlemek

Bilişim; “insanoğlunun teknik, ekonomik ve toplumsal alanlardaki iletişiminde kullandığı ve bilimin dayanağı olan bilginin özellikle elektronik makineler aracılığıyla düzenli ve akla uygun bir biçimde işlenmesi bilimi, bilginin elektronik cihazlarda toplanması ve işlenmesi bilimi” olarak tanımlanmaktadır.

Yerleşmiş yargısal kararlar ve öğretideki baskın görüşlere göre de, bilişim sisteminin, verileri toplanıp yerleştirdikten sonra otomatik işleme tabi tutma imkânı veren manyetik sistemler olduğu kabul edilmiştir.

Bilişim sistemlerinin kullanılmasından maksat, bilgileri otomatik olarak işleme tâbi tutan manyetik sistemler üzerinden hırsızlığın gerçekleştirilmesidir.

Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçlarında fail, para, hisse senedi, altın vb. gibi ekonomik değer ifade eden taşınır mallarla fiziki temasta bulunmaksızın, bilişim sisteminde bu malları temsil eden ve bir başka yere aktarılması mümkün olan verileri yer değiştirerek, hakimiyet alanına almak suretiyle eylemini gerçekleştirmektedir

Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık eylemlerinde de hırsızlık suçunun tüm unsurlarının gerçekleşmesi gerekir. Bu anlamda zilyedin rızasının bulunmaması ve malın yarar sağlamak amacıyla alınması unsurlarının yanında, taşınır malın bulunduğu yerden alınması unsurunun da gerçekleşmesi gerekir. Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle işlenen hırsızlık suçlarında alma eylemi, zilyedin tasarrufu altında bulunan taşınır malın bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle failin veya üçüncü bir kişinin zilyetliğine geçirilmesi suretiyle gerçekleşmiş olacaktır.

Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık Suçunun Cezası

Türk Ceza Kanunun 142/2-e maddesinde ise hırsızlık suçunun nitelikli hali olan Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık suçunun cezası düzenlenmiştir.

TCK 142/2-e ->  Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık suçu işlenmesi halinde üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık Örnek

Bir kimsenin banka hesabına internet bankacılığı aracılığıyla girilip hesapta bulunan paranın transfer edilmesi örnek olarak verilebilir.

Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık Suçlarında Yetkili Yer 

Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle yarar sağlama suçlarında soruşturma yapmaya yetkili Cumhuriyet Başsavcılığının, harcama işleminin yapıldığı veya menfaatin temin edildiği yer Cumhuriyet Başsavcılığıdır. Örneğin; hesabınızdan başka bir hesaba para aktarıldıysa ve bu para ilk nerede çekildiyse orası soruşturma yapmaya yetkili olacaktır.

Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Hırsızlık Savunma Dilekçesi

Savunma dilekçesinin yazılması sanıldığı kadar kolay bir durum değildir. Hukuki bilgisi yeterli düzeyde olmayan birinin savunma dilekçesi yazması son derece risklidir. Bu nedenle alanında uzman bir avukattan hukuki destek alarak savunma dilekçesi yazmanızı önermekteyiz. Dilekçe için tarafımızla iletişime geçebilirsiniz.

Seri Muhakeme Usulü

Seri Muhakeme Usulü Nedir?

17.10.2019 tarihinde 7188 sayılı Kanun m.23 ile CMK m.250′ ye seri muhakeme usulü eklenmiştir. CMK m.250′ de; soruşturma aşamasında kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verilmeyen suçlar bakımından seri muhakeme usulü getirilmiştir.

Seri muhakeme usulü soruşturma ile ilgili olup, bu yargılama usulünün tatbiki soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısı ile şüphelinin anlaşmasına bağlıdır. Soruşturma aşamasının sonunda cumhuriyet savcısı, Kanunda gösterilecek suçlarla ilgili kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar vermediği takdirde, müdafii huzurunda şüphelinin de kabul etmesi şartıyla seri muhakeme usulünü uygulamak zorundadır.

Seri Muhakemeye Tabi Suçlar

Seri Muhakeme Usulüne Tabi Suçlar Nelerdir?

  • Hakkı Olmayan Yere Tecavüz (TCK m.154/2 ve 3)
  • Genel Güvenliği Kasten Tehlikeye Sokulması (TCK m.170)
  • Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma (TCK m.179/2 ve3)
  • Gürültüye Neden Olma (TCK m.183)
  • Parada Sahtecilik (TCK m.197/2 ve 3)
  • Mühür Bozma (TCK m.203)
  • Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan (TCK m.206)
  • Kumar Oynanması İçin Yer ve İmkan Sağlama (TCK m.228/1)
  • Başkasına Ait Kimlik ve Kimlik Bilgilerinin Kullanılması (TCK m.268)
  • 6831 Sayılı Orman Kanunu m.93/1
  • 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu Ek m.2/1-1
  • 1072 Sayılı Rulet, Tilt, Langırt ve Benzeri Oyun Alet ve Makinaları Hakkında Kanun m.2
  • 6136 Sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkındaki Kanunda Yazılı Suçlar

Seri Muhakeme Yönetmeliği

Ceza Muhakemesinde Seri Muhakeme Yönetmeliği 31/12/2019 tarihli ve 30995 sayılı Resmî Gazete 4. Mükerrer’de yayımlanarak, 01/01/2020 tarihi itibarıyla yürürlüğe girmiştir. Seri Muhakeme Yönetmeliğine BURADAN ulaşabilirsiniz.

Seri Muhakeme Usulü Para Cezası 

Seri muhakame usulüne tabi bazı suçlarda ceza olarak adli para cezası verilebilmektedir. Şüphelinin seri muhakeme usulüne kabul etmesi durumunda verilecek olan para cezası yarıya indirilecektir.

Seri Muhakeme Usulü İndirim

Şüpheli, seri muhakeme usulünü kabul ederse temel cezadan yarı oranında indirim uygulanır.

Seri Muhakeme Usulü HAGB

Cumhuriyet savcısı kanunda gösterilen alt ve üst sınır arasında belirlediği cezadan yarı oranında indirim yaptıktan sonra, HAGB’nin şartlarının oluştuğu durumda, bunu müdafii hazır olmak kaydıyla kabul eden şüpheli hakkında uygulayıp görevli ve yetkili mahkemeye sunacak, mahkeme şüpheliyi yine müdafii huzurunda dinledikten sonra cumhuriyet savcısının talebi doğrultusunda ve şüpheli vazgeçmediği takdirde, şartlarının oluştuğunu tespit ettiği hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verecektir.
Mahkeme, fiil ve fail için aranan şartların oluşmadığı durumda HAGB’ye karar vermeyebilir. Cumhuriyet savcısı tarafından şüpheli hakkında seri muhakeme usulünün uygulanması, yazılı olarak mahkemeden talep edilecektir. Sonra mahkeme, şüpheliyi müdafii huzurunda dinleyecektir. Mahkeme, eylemin seri muhakeme usulü kapsamında olduğu kanaatine varırsa, cumhuriyet savcısınca belirlenen yaptırıma göre hüküm kuracaktır. Aksi halde mahkeme talebi reddedecek ve soruşturmanın genel hükümlere göre tamamlanması amacıyla dosyayı cumhuriyet başsavcılığına gönderecektir. Mahkemenin ret kararına karşı Cumhuriyet savcısı itiraz edebilir.
Şüpheli mutlaka duruşmaya gelmelidir, mazeretsiz olarak mahkemeye gelmezse seri muhakeme usulünden vazgeçmiş sayılır. Ayrıca iştirak ilişkisinin bulunduğu suçlarda, seri muhakeme usulünün suça iştirak eden şüphelilerin hepsi tarafından kabul edilmesi gerekir.

Seri Muhakeme İtiraz Dilekçesi

Seri muhakeme usulüne göre yargılanan kişi verilen hükme karşı itiraz edebilir. Bu itirazla birlikte genel hükümlere göre yargılanma talep edilecektir. Seri muhakeme usulüne itiraz dilekçesi için uzman ceza avukatından destek almanızı önermekteyiz.

Talepname Nedir?

Seri muhakeme usulünde Cumhuriyet savcısı tarafından mahkemeye sunulan talep yazısına “Talepname” denir.

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Suçu ve Cezası

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokan Davranışlar

Trafik güvenliğini tehlikeye sokan davranışlar şu şekildedir:

  • Alkollü araç kullanmak
  • Uyuşturucu etkisi altında araç kullanmak
  • Araç kullanma kurallarının dışında hareket edilmesi
  • Aşırı yük taşınması
  • Uykulu araç kullanmak
  • Ehliyetsiz araç kullanılması
  • Yol kurallarına uymayan yönlendirmeler yapılması ve aşırı hız yapılması
  • İşaret ve levhalara uyulmaması

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Seri Muhakeme

Seri muhakeme usulü, savcılık soruşturması sonunda kamu davası açılması yerine, alternatif bir uyuşmazlık çözüm yöntemi olarak öngörülmüştür. Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun da 2. ve 3. fıkraları seri muhakeme usulüne tabidir.

Cumhuriyet savcısı tarafından yapılan seri muhakeme usulünün uygulanması teklifinin şüpheli tarafından müdafii huzurunda kabul edilmesi gerekir. (CMK m.250/3)

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Adli Para Cezası

Trafik güvenliğini kasten veya taksirle tehlikeye sokma suçu nedeniyle verilen hapis cezası, belli koşullarda adli para cezasına çevrilebilir.

Trafik Güveliğini Tehlikeye Sokmak HAGB

Trafik güvenliğini kasten veya taksirle tehlikeye sokma suçunu işleyen kimseye Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kararı verilebilir.

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Tekerrür

Trafik Güvenliğini tehlikeye sokma suçunu ikinci kez işleyen kişi hakkında ikinci kez Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) kararı verilemez. Daha önce HAGB’si bulunan bir kişi, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu işlerse, önceden herhangi bir suç nedeniyle verilen HAGB’si bozulacaktır.

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Kanun Maddesi

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu TCK Madde 179‘ da şu şekilde düzenlenmiştir:

(1) Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşımının güven içinde akışını sağlamak için konulmuş her türlü işareti değiştirerek, kullanılamaz hale getirerek, konuldukları yerden kaldırarak, yanlış işaretler vererek, geçiş, varış, kalkış veya iniş yolları üzerine bir şey koyarak ya da teknik işletim sistemine müdahale ederek, başkalarının hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye neden olan kişiye bir yıldan altı yıla kadar hapis cezası verilir.

(2) Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare eden kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde olmasına rağmen araç kullanan kişi yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Kasıtlı Mı?

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu hem kasten hem de taksirle işlenebilecek bir suçtur. Taksirle demek, kişinin dikkatsiz davranması demektir.

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma İdari Para Cezası

2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu 48. maddesine göre 2022 yılı alkollü araç kullanma idari para cezası;

0.50 promilin üzerinde alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sürücüler hakkında, fiili bir suç oluştursa bile, 1823 Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgesi altı ay süreyle geri alınır.

Alkollü olarak araç kullanma nedeniyle sürücü belgesi geri alınan kişiye, son ihlalin gerçekleştiği tarihten itibaren geriye doğru beş yıl içinde; ikinci defasında 2286 Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgeleri iki yıl süreyle, üç veya üçten fazlasında ise, 3674 Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgeleri her seferinde beşer yıl süreyle geri alınır.

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Cezası

Alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde olmasına rağmen araç kullanan kişi üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Sicile İşler Mi?

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunda hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı adli sicilde görünmez. Bu karar bunlara mahsus bir sisteme kaydedilir. Bu kayıtlar, ancak bir soruşturma veya kovuşturmayla bağlantılı olarak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkeme tarafından istenmesi halinde, bu maddede belirtilen amaç için kullanılabilir.

Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokmak Zamanaşımı

Kamu davası, beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl geçmesiyle birlikte dava düşer. Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun işlendiği günden itibaren sekiz yıl geçmesiyle birlikte dava düşer.

TRAFİK GÜVENLİĞİNİ TEHLİKEYE SOKMAK SUÇU YARGITAY KARARLARI makalemize de bakabilirsiniz.

hırsızlık

Hırsızlık Suçu ve Cezası

Hırsızlık suçu TCK’nin Malvarlığına karşı suçlar bölümünün 141. ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Hırsızlık suçu sadece mal üzerindeki mülkiyet hakkını korumaz. Malın maliki olmayıp da zilyedi olan yani elinde bulunduran kişinin de elinde bulundurma hakkını korumaktadır.

TCK m. 141 – Zilyedinin rızası olmadan başkasına ait taşınır bir malı, kendisine veya başkasına bir yarar sağlamak maksadıyla bulunduğu yerden alan kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. 

Hırsızlık Suçunun Cezası

Hırsızlık Cezası 2022? Hırsızlık suçunun cezası bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıdır. Nitelikli hırsızlık suçunda ise bu cezalar artmaktadır. Nitelikli hırsızlık suçu cezası için makalemize göz atabilirsiniz.

Hırsızlık Uzlaşmaya Tabi Mi?

Hırsızlık suçu uzlaşmaya tabi mi? 02.12.2016 tarihi itibariyle basit hırsızlık suçu ( TCK m.141/1) uzlaşma kapsamına alınmıştır. Soruşturma aşamasında savcılık, kovuşturma aşamasında ise mahkeme tarafından dosya uzlaştırma bürosuna gönderilecektir. Tarafların uzlaşması halinde yargılama aşaması sona erecektir. Ancak hırsızlık suçunun nitelikli halleri uzlaşma kapsamında değildir.

Ayrıca TCK m. 144/1-a,1-b olan hükümler de uzlaştırma kapsamındadır.

TCK m. 144 – (1) Hırsızlık suçunun;
a) Paydaş veya elbirliği ile malik olunan mal üzerinde,
b) Bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil amacıyla, İşlenmesi halinde, şikayet üzerine, fail hakkında iki aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur.

Hırsızlık Etkin Pişmanlık

Hırsızlık suçunda etkin pişmanlık var mı? Hırsızlık suçu tamamlandıktan sonra soruşturma aşamasında veya kovuşturma aşamasında şüphelinin, azmettirenin veya yardım edenin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı gidermesi halinde etkin pişmanlıktan yararlanır ve cezasında indirim yapılacaktır. (TCK m.168)

** Hırsızlık suçu teşebbüs aşamasında kalmışsa etkin pişmanlık hükümleri uygulanmaz. Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için suçun tamamlanmış olması gerekir.

Hırsızlık suçunda etkin pişmanlıktan yararlanıldığında ceza indirimi aşağıdaki gibi uygulanır:

  • Fiili işleyen kişi, azmettiren veya suça yardım eden; dava açılmadan önce yani savcılık aşamasında, mağdurun uğradığı zararı aynen geri verirse ya da tazmin ederse, suça ilişkin cezada 2/3 oranına kadar ceza indirimi yapılır.
  • Fiili işleyen kişi, azmettiren veya suça yardım eden, mahkemede dava açıldıktan sonra, fakat hüküm verilmeden önce mağdurun uğradığı zararı aynen geri verirse ya da tazmin ederse kendisi hakkında 1/2 oranına kadar ceza indirimi yapılır.

Hırsızlık suçunda mağdurun çalınan malında kısmi iade olması halinde etkin pişmanlık uygulanır mı?

Örneğin; mağdura ait çantanın çalınmasından sonra yakalanan şüpheli şahıs görevlilere çantanın atıldığı yeri göstermiştir. Bunun üzerine çanta içindeki cüzdanla birlikte sahibine verilmiştir. Ancak cüzdanda bulunan 80 TL bulunamamıştır. Şüpheli hakkında etkin pişmanlıktan yararlanılabilmesi için müştekiye rızasının bulunup bulunmadığı sorulmalıdır. ( Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/4642 E. 2021/20611 K.)

Hırsızlık Suçunda Zararın Giderilmesi

Hırsızlık suçu nedeniyle oluşan zarar giderildiğinde TCK m. 168 hükmü dikkate alınarak şüpheli etkin pişmanlıktan yararlanır. Etkin pişmanlıktan yararlanan şüpheli hakkında cezasından indirim yapılacaktır.

Kullanma Hırsızlığı ve Etkin Pişmanlık

Kullanma hırsızlığı suçundan dolayı uygulanacak ceza indirimi ile TCK m.168’de düzenlenen etkin pişmanlık hükmünü birbirine karıştırmamak gerekir. Kullanma hırsızlığında, suçun özelliği gereği suç tamamlandığında veya bu suça teşebbüs edildiğinde TCK m.146 ve TCK m.35 uyarınca fail hakkında ceza tayin edilecektir. Etkin pişmanlıkta ise, hırsızlık suçu tamamlandıktan sonra, fakat kovuşturma başlamadan önce veya kovuşturma başladıktan sonra, ancak hüküm verilmeden önce pişmanlık gösteren fail tarafından mağdurun zararının giderilmesi veya mağdurun rızasıyla kısmen giderilmesi durumunda cezada yapılacak kademeli indirim düzenlenmiştir.

Hırsızlık Suçu Teşebbüs

Hırsızlık suçuna teşebbüs cezası ne kadar? Hırsızlık suçu teşebbüs aşamasında kalmaya elverişli bir suç türüdür. Hırsızlık suçu teşebbüs aşamasında kaldığında cezada indirime gidilir.

TCK m. 35- (1) Kişi, işlemeyi kastettiği bir suçu elverişli hareketlerle doğrudan doğruya icraya başlayıp da elinde olmayan nedenlerle tamamlayamaz ise teşebbüsten dolayı sorumlu tutulur.
(2) Suça teşebbüs halinde fail, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onüç yıldan yirmi yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine dokuz yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.

Örneğin: AVM’de mağazaya girerek pantolon, kazak veya başka bir ürünü poşetine koyup tam mağazadan çıkarken görevlilere yakalanan kişinin işlediği hırsızlık suçu teşebbüs aşamasında kalmıştır.

Hırsızlık Suçunda Yardım Etme

Hırsızlık suçunda yardım eden kişi için TCK’nın 39. maddesindeki hükümlere bakılacaktır. Hırsızlık suçunda yardım eden kişinin cezasının yarısı indirilir. Ancak bu durumda verilecek olan ceza sekiz yılı geçmemelidir.

Aşağıdaki hâllerde kişi işlenen suçtan dolayı yardım eden sıfatıyla sorumlu olur: (TCK m. 39/2)
Suç işlemeye teşvik etmek veya suç işleme kararını kuvvetlendirmek veya fiilin işlenmesinden sonra yardımda bulunacağını vaat etmek,
– Suçun nasıl işleneceği hususunda yol göstermek veya fiilin işlenmesinde kullanılan araçları sağlamak,
– Suçun işlenmesinden önce veya işlenmesi sırasında yardımda bulunarak icrasını kolaylaştırmak.

Kişinin eyleminin, bir suçun katılma aşamasına ulaşıp ulaşmadığı, ulaşmışsa da suça katılma düzeyinin belirlenmesi için, eylemin bir aşamasındaki durumun değil, eylemin yapılması için verilen kararın, bu kararın icra ediliş biçiminin, olay öncesi, sırası ve sonrasındaki davranışların da dikkate alınıp, tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi gerekir. Zira “yardım etme”yi müşterek faillikten ayıran en önemli unsur, kişinin suçun işlenişi sırasında fiil üzerinde ortak hâkimiyetinin bulunmamasıdır.

Hırsızlık Suçunda Malın Değerinin Azlığı

Hırsızlık suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek cezada indirim yapılabileceği gibi, suçun işleniş şekli ve özellikleri de göz önünde bulundurularak, ceza vermekten de vazgeçilebilir.(TCK m.145)

Hırsızlık Suçu Şikayete Tabi Mi?

Hırsızlık suçu şikayete bağlı mı? Hırsızlık suçu şikayete tabi bir suç değildir. Bu sebeple soruşturulması ve kovuşturulması suçun öğrenildiği andan itibaren yetkili makamlar tarafından yapılır. Ancak; TCK 144. maddenin her iki fıkrası ve 146. madde şikayete tabidir. Mağdur şikayetçi olmadıkça kişi hakkında soruşturma başlamaz.

Hırsızlık Suçunda Şikayetten Vazgeçme

Şikayete bağlı suçlarda şikayetten vazgeçme dilekçesi veya duruşmada şikayetten vazgeçme beyanı verilmesiyle birlikte şüpheli kişi ceza almaz. Hırsızlık suçu şikayete tabi bir suç değildir. Sadece TCK 144. madde ve 146. madde şikayete tabi suçlardandır. Yani kullanma hırsızlığı, paydaş veya elbirliği ile malik olunan malda hırsızlık yapılması veya bir hukuki ilişkiye dayanan alacağı tahsil etmek amacıyla hırsızlık yapılması halinde mağdur kişi şikayetten vazgeçerse şüpheli kişi hakkında ceza verilmez.

Hırsızlık Suç Duyurusu

Hırsızlık suç duyurusu dilekçesi suçun işlendiği yerdeki cumhuriyet başsavcılığına yazılarak ilgili başsavcılığın müracaat savcılığına verilir. Şikayet kolluk makamlarına da yapılabilir. Suçun işlendiği yerdeki polis merkezine giderek de suç duyurusunda bulunabilirsiniz. Şikayetin kolluğa yapılması halinde bu durum cumhuriyet savcısına derhal bildirilmelidir.

Hırsızlık Hastalığı

Çalma hastalığı olarak bilinen kleptomani, dürtü kontrol bozukluğu sınıfına giren psikolojik bir rahatsızlıktır.
Kleptoman olduğunu söyleyen kişilerin, 5237 sayılı TCK’nın 32. maddesi uyarınca, suç tarihinde işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayıp algılayamadığı veya bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalıp azalmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulundan ya da Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanelerinden rapor aldırılıp sonucuna göre bu kişilerin hukuki durumunun belirlenmesi gerekmektedir.

ceza

Ceza Hukukunda Basit Yargılama Usulü

Basit Yargılama Usulü Nedir? 

Ceza hukukunda basit yargılama usulü, iddianamenin kabulünden sonra üst sınırı iki yılı geçmeyen hapis cezasını gerektiren ve/veya para cezasını gerektiren suçlarda belirli koşulların varlığı halinde duruşma yapılmadan evrak üzerinde yürütülen, olağan yargılama usulünden daha hızlı ve basit bir ceza muhakemesi usulüdür. Basit yargılama usulünde mahkumiyet kararı verildiği takdirde sonuç ceza dörtte bir (1/4) oranında indirilir. Basit yargılama usulü, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) 251. maddesinde düzenlenmiştir.

Okumaya devam et

eskort

Eskort Dolandırıcılığı

Son zamanlarda oldukça artan eskort dolandırıcılığı, sosyal medya hesaplarından ya da açtıkları internet siteleri üzerinden eskort ilanları veren kadınların kendilerini arayanlara “ön buluşma”, “teminat” gibi bahanelerle ATM’lerden banka hesaplarına para göndermelerini isteyerek başlamaktadır. İstedikleri para gönderilmediği takdirde karşı tarafa icraya verildiğini söyleyerek şantaj ile para talep etmeye devam edilen bu dolandırıcılık türü son günlerde sık sık karşımıza çıkmaktadır. Ülkenin farklı yerlerinden eskort pazarlığı altında insanlar dolandırılmaya devam etmekte ve bununla ilgili birçok operasyon düzenlenmektedir.

Kişilerin bilgilerini yayacaklarını iddia ederek para talep eden bu kişiler hem şantaj suçunu hem de nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemiş olurlar. Bilgilerinin çevrelerine yayılmasından korkan şantaj yapılan bu insanlar çözümü karşı tarafın istediğini yapmakla bulsa da eskort dolandırıcılığı yapan bu kişilerin şikayet edilmesi gerekmektedir.

Eskortu Aramak Suç Mu?

İnternet sitesine girerek eskort ilanlarına baktınız. Eskort ilanlarında bulunan bir tane numarayı aradınız diyelim. Peki yapılan bu aramayla suç işlenmiş olur mu? Hayır suç oluşmaz. İnternet sitesinde bulunan çoğu eskort numarası dolandırıcılara aittir. Bu nedenle dikkat etmeniz gerekmektedir.

Eskorta Mesaj Atmak Suç Mu?

İnternet sitesinde veya sosyal medyada bulduğunuz bir eskort numarasına mesaj atmanız herhangi bir suç oluşturmaz.

Eskortla İlişkiye Girmek İçin Yatırılan Para Dolandırıcılık Yargıtay Kararı

11. Ceza Dairesi         2021/33673 E.  ,  2021/7095 K.

“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık

Sanık …’in yokluğunda verilen hükme ilişkin gerekçeli kararın, yakalama ile alınan sorgusunda bildirdiği adresine tebliğ edilemeden iadesi üzerine, aynı adrese 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebliğ edildiği, ancak bu adrese daha önceden usulüne uygun herhangi bir tebligat yapılmadığından sanığın hükmü öğrenme ile yasal süresi içinde sanık müdafisinin temyiz ettiğinin kabulü ile 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 311. maddesi hükmüne göre, eski hale getirme istemiyle birlikte temyiz talebinde de bulunulması halinde, inceleme mercii Yargıtay’ın ilgili dairesi olduğundan, hukuki dayanaktan yoksun olan Mahkemenin “sanık müdafisinin temyiz talebinin reddine” ilişkin ek kararın kaldırılarak, sanığın yokluğunda verilen 02.06.2016 tarihli ilk mahkumiyet hükmünün Tebligat Kanun’un 35. maddesine göre tebliğ işleminin usulüne uygun bulunmaması nedeniyle “eski hale getirme ve temyiz talebi” yerinde görülmekle, yapılan incelemede;
Katılanın, İnternette … isimli sitede gördüğü reklam üzerine burada verilen cep telefonunu aradığı, telefonda görüştüğü kadın ile kendisine cinsel ilişkiye girme karşılığında kadın temin etme konusunda anlaştıkları, telefondaki kadının katılana …’a ait bankamatiğe gidip sanık …’ın T.C. Kimlik numarasına kartsız işlemden 250 TL para yatırmasını istediği, katılanın bu parayı yatırdıktan sonra, bu defa da 200 TL parayı da aidat parası olarak yatırmasını söylediği, katılanın bu parayı da yatırdığı, sonra telefondaki kadın ile görüştüğünde telefondaki şahsın kendisine gönderilecek kadının can güvenliği için 600 TL ve yemek ve şoför parası için toplam 700 TL para istediği, katılanın 700 TL yi de aynı hesaba yatırdığı, kadının bu aşamadan sonra katılana başka bir cep telefonu numarası verdiği ve buradan … isimli kişi ile görüşmesini istediği, katılan bu numara ile görüştüğünde, telefondaki kadının 200 TL daha bahşiş yatırması gerektiğini söylediği, katılanın, artık parası kalmadığını ve parayı yatıramayacağını söylemesi üzerine telefondaki kadının kendisine 600 TL lik depozitosunun yanacağını ve kendisinin de gelmeyeceğini söyleyince katılanın dolandırıldığını anladığı, söz konusu sitenin “…” isimli internet sitesinin olduğunun anlaşıldığı, katılanın şikayeti sonrası yapılan araştırma neticesinde 18.03.2015 tarihli kolluk tutanağına göre; olayı gerçekleştiren şahısların sanıklar … ve … olduğunun anlaşıldığı, her iki sanığın kullandıkları telefonların aynı olduğunun tespit edildiği, yapılan araştırmada sanık .. ‘ ın … Bankasında kayıtlı hesabına 01.12.2014- 20.01.2015 tarihleri arasında 384 değişik ismin değişik miktarlarda para yatırdığı ve yatan paraların ise … ilinde değişik ATM cihazlarından değişik tarih ve miktarlarda çekildiği, sanık …’ ın T.C. Numarasına bağlı … hesabına 01.12.2014-20.01.2015 tarihleri arasında 300 değişik ismin değişik tarih ve miktarlarda para yatırdığı ve bu yatan paraların değişik tarihlerde Denizli ilinden çekildiğinin anlaşıldığı, bu suretle sanıkların üzerilerine atılı bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia ve kabul olunan olayda;
A-)Sanık … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyizin incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, sanık müdafisinin diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir, ancak;
1) Katılanın, telefonda görüştüğü kadının kandırması sonucu farklı zamanlarda birden fazla kez para yatırdığı anlaşıldığından, sanığın 5237 sayılı TCK’nın 43/1 maddesi kapsamında, aynı suç işleme kararıyla Kanun’un aynı hükmünü değişik zamanlarda birden fazla kez ihlal ederek haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi,
2) Katılanın olay nedeniyle toplam zararının 1.150 TL olduğu olayda, temel cezanın belirlenmesi sırasında alt sınırdan uzaklaşma gerekçelerinin somut olaya uygun ve denetime olanak verecek biçimde gösterilmemesi suretiyle yasa metninin tekrarı ile yetinilerek cezanın teşdiden uygulanması; ayrıca TCK’nin 52/2. maddesi gereğince bir gün karşılığı adlî para cezasının miktarının, kişinin ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak en az yirmi ve en fazla yüz Türk Lirası olarak takdir edileceğinden, işsiz olduğunu ve gelirinin olmadığını söyleyen sanık hakkında gerekçe gösterilmeden adli para cezasının 40 TL üzerinden takdir edilmesi,
B-)Sanık … hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyizin incelenmesinde;
1)Sanık …’ın, çalıştığı … yerine gelip kozmetik malzemeleri satan … isimli kişinin kendisine erkeklerle telefonla konuşarak telekızlık yaptığını ve çok para kazandığını söylediğinden ve kendisinin de paraya ihtiyacı olduğundan telefonla erkeklerle konuşmayı kabul ettiğini ve kendisine bir hat takılı telefon verdiğini, eskort sitesine kayıt ettirdiğini, 10-15 gün bu şekilde erkeklerle konuştuğunu, daha sonra ise bıraktığını diğer sanığı ve müştekiyi tanımadığını savunduğu, sanık …’ın da sanık …’ı tanımadığını söylediği, 18.03.2015 tarihli kolluk tutanağında “Ekip projesinden yapılan araştırmalarda, şüphelilerin kullandıkları telefonların aynı olduğunun anlaşılması üzerine” ifadesinin geçtiği, ancak aynı telefonları kullandıklarının nasıl tespit edildiğinin anlaşılamadığı, suça konu paranın sanık …’ın …’taki hesabına geldiği, sanık …’ın ise … Bankasında hesabının olduğu anlaşıldığından, söz konusu 18.03.2015 tarihli tutanakta adı geçen memurların ifadelerinin alınarak, gerektiğinde bu hususun teknik olarak tespitinin yapılarak sonucuna göre tüm delillerle birlikte sanık …’ın hukuki durumunun tespiti gerekirken mahkumiyet hükmü kurulması,
2)Kabule göre de,
a) Katılanın, telefonda görüştüğü kadının kandırması sonucu farklı zamanlarda birden fazla kez para yatırdığı anlaşıldığından, sanığın 5237 sayılı TCK’nin 43/1. maddesi kapsamında, aynı suç işleme kararıyla Kanun’un aynı hükmünü değişik zamanlarda birden fazla kez ihlal ederek haksız menfaat temin etmiş olması karşısında, sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanmayarak eksik ceza tayin edilmesi,
b) Katılanın zararının 1.150 TL olduğu olayda, temel cezanın belirlenmesi sırasında alt sınırdan uzaklaşma gerekçelerinin somut olaya uygun ve denetime olanak verecek biçimde gösterilmemesi suretiyle yasa metninin tekrarı ile yetinilerek cezanın teşdiden uygulanması ve TCK’nın 52/2. maddesi gereğince bir gün karşılığı adlî para cezasının miktarının, kişinin ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak en az yirmi ve en fazla yüz Türk Lirası olarak takdir edileceğinden, ev hanımı olduğunu ve gelirinin olmadığını söyleyen sanık hakkında gerekçe gösterilmeden adli para cezasının 40 TL üzerinden takdir edilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafisinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından aynı Kanun’un 326/son. maddesi uyarınca kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 22.09.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Israrlı Takip Suçu ve Cezası

Israrlı Takip Nedir?

Israrlı takip, genellikle eski sevgili olmak üzere herhangi biri tarafından yoğun bir biçimde izlenmek ve takip edilmek anlamına gelir. Bu davranış, korku uyandırmayı ve güvensiz hissettirmeyi hedefler. Bundan dolayı bu kavram; fail tarafından, mağdur istemediği halde kendisine yönelik olarak, ısrarlı bir şekilde araçla, iletişim vasıtasıyla, sözle, hareketle veya hukuka aykırı başka bir davranışla gerçekleştirilen, korku duyulmasına neden olan, rahatsız edici / tehditkar fiiller anlamına gelmektedir.

Israrlı Takip için verilebilecek örnekler;

  • Mağdur istemediği halde ona sürekli telefon etmek,
  • Eski sevgilinin haber vermeden veya davet edilmeden eve, okula, kişinin bulunduğu mekana gelmesi, kişinin karşısına çıkması,
  • Diğer iletişim araçları vasıtasıyla ilişki kurmaya çalışmak, Mektup, e-mail, sms vb. göndermek,
  • Sosyal medya aracılığıyla takip gerçekleştirmek,
  • Mağduru bir yerde beklemek, takip etmek, gözetlemek,
  • İstenmediği halde çiçek, hediye veya herhangi başka bir eşya göndermek,
  • Üçüncü kişi üzerinden temas kurmak,
  • Kamuya açık bir yerde veya internet ortamında mağdur hakkında söylentiler yaymak,
  • Bilgi/resim vb. kişisel verilerini paylaşmak vs. şeklindedir.

Israrlı Takip Suçu Nedir?

Israrlı takip suçundaki eylem, bir kez yapılıp biten bir eylem olmayıp, zaman içerisine yayılan eylemler zincirinden oluşur. Bu eylemler zinciri, bir bütün olarak ele alındığında, takip edilen kişide veya mağdurda, strese, kaygıya, veya rahatsızlığa yol açar.

Suçun maddi unsurunu oluşturan ve çoğaltabileceğimiz bu hareketler aynı zamanda ısrarlı biçimde yapılmalıdır ve ayrıca fiil, fail(suçu işleyen kimse) tarafından kasten gerçekleştirilmelidir.

Failin davranışları başta yalnıza huzursuz edici ancak hukuka uygun şekilde başlayıp, zaman içerisinde giderek daha tehlikeli, tehditkar davranışlara ve hatta ölüme yol açabilmektedir. Failin daha saldırgan ve tehditkar bir kişiliğe bürünmeye devam etmesi neticesinde, önlem alınmazsa takip eyleminin mağdurun vücut bütünlüğüne karşı işlenen bir suç ile sonuçlanması kaçınılmaz olabilir.  Bu nedenle, ısrarlı takip fiili genellikle hakaret, cinsel taciz, cinsel saldırı ve hatta kasten öldürme suçlarının öncüsü olarak da karşımıza çıkabilir.

Bu açıdan bakıldığında, 6284 sayılı Kanunun, ısrarlı takip halleriyle mücadelede uygulanabilecek, koruyucu ve önleyici tedbirlerin alınması için gerekli hukuki alt yapıyı sağladığı, ancak yargı makamlarının genel olarak kadına yönelik şiddet konusunda gereken hassasiyeti gösteremedikleri, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlama noktasında uygulamanın arzu edilen seviyeye henüz ulaşmadığı görülmektedir.

Israrlı Takip Suçunun Unsurları

  • Haksızlık teşkil eden fiilin makul sayılabilecek ölçülerde gerçekleştirilmesi halinde bu suç oluşmayacaktır. Israrın varlığı bakımından mutlaka aynı hareketin defalarca tekrarlanması şart değildir. Fail maddede belirtilen seçimlik hareketlerden birini ısrarla tekrarlayabileceği gibi farklı seçimlik hareketleri farklı yer ve zamanlarda tekrarlamak suretiyle de ısrar iradesini gösterebilir. Israr unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediğini somut olayın şartları çerçevesinde hakim tarafından tespit edecektir.
  • Israrlı takip fiilinin mağdurun üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşturmasına ya da kendisinin veya yalanlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olması gerekir. Bu durum somut olayda hâkim tarafından belirlenecektir. Bu belirleme yapılırken ısrar fiilinin nicelik ve nitelik itibarıyla mağdur üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşturmasına ya da kendisi veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına elverişli olup olmadığına bakılacaktır.
  • Israrlı takip suçunda failin “sırf huzur ve sükûnu bozma maksadıyla” hareket etmesi aranmamaktadır. Israrlı takip suçunun oluşabilmesi için failin kasten hareket etmesi yeterlidir. Doğrudan kast veya olası kast ile hareket etmesi suçun oluşmasına engel olmaz. Failin ısrarlı takip fiilini hangi maksatla gerçekleştirdiğinin suçun oluşması bakımından bir önemi bulunmamaktadır.
  • Israrlı bir şekilde haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle mağdurda ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olunması gerekmektedir.
  • Failin farklı zaman ve mekanlarda mağdurun karşısına çıkması, onun bulunduğu ortamlarda yanına yaklaşması ve böylece kendisini sürekli olarak mağdura görünür kılmaya çalışması halinde de takip olgusu gerçekleşecektir. Bu kapsamda iş yeri, okul, çarşı, pazar ve benzeri yerlerde sıklıkla mağdurun karşısına çıkılması veya takip edildiğinin hissettirilmesi ya da konutunun önünde, sokağının girişinde beklenmesi gibi fiillerin ölçüsüz biçimde tekrarlanması, fiziki takip olarak kabul edilebilecektir.

Israrlı Takip Suçunun Cezası

Israrlı Takip suçu Türk Ceza Kanunu Madde 123/A’da düzenlenmiş olup, madde şu şekildedir;

TCK madde 123/A – Israrlı bir şekilde; fiziken takip etmek ya da haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle bir kimse üzerinde ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olan faile altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.

Suçun;

  • Çocuğa ya da ayrılık kararı verilen veya boşandığı eşe karşı işlenmesi,
  • Mağdurun okulunu, iş yerini, konutunu değiştirmesine ya da okulunu veya işini bırakmasına neden olması,
  • Hakkında uzaklaştırma ya da konuta, okula veya iş yerine yaklaşmama tedbirine karar verilen fail tarafından işlenmesi, hâlinde faile bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

Israrlı Takip Mağduru

Israrlı takip suçunun mağduru genelde kadınlar olmaktadır. ABD’de 2014 yılında yapılan bir araştırmaya göre her yıl 7 milyona yakın kişi bu suçun mağduru olmaktadır.

Avrupa Birliği Temel Haklar Ajansı’nın yaptığı bir araştırmaya göre; 15 yaşından itibaren kadınların yaklaşık %18’i ısrarlı takip suçunun mağduru olmaktadır.

Israrlı Takip Faili

Israrlı takip suçlarının, %70-80’nin  fail ile mağdur arasında önceden duygusal bir ilişkinin mevcut olduğu tespit edilmiştir. Bu kişilerin %70 ve 80’lik bir kısmı eski eş veya sevgili tarafından işlenmektedir. Bu failler mağdurlarla ilişkilerinin bitmesini kabullenemedikleri için takip eylemlerine başlarlar. Takipteki amaç ya “intikam almak” ya da “zorla” ilişkiyi yeniden başlatmaktır.

ABD’de 2014 yılında yapılan bir araştırma neticesinde: Faillerin yaklaşık %80’i tanıdık kişilerden (eski eş, sevgili vb.) oluşmaktadır.

Israrlı Takip Uzlaşmaya Tabi Mi?

Türk Ceza Kanunu m. 123/A suçu, her ne kadar takibi şikayete tabi olsa da uzlaşmaya tabi suçlardan değildir.

CMK m. 253/3 – Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile, (…)88 cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda ve ısrarlı takip suçunda (madde 123/A), uzlaştırma yoluna gidilemez.

Israrlı Takip Suçu Şikayete Tabi Mi?

Israrlı takip suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlıdır. (TCK m. 123/A-3)

Mağdurun şikayetçi olmaması durumunda fail hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmayacaktır.